Cadianda, Fethiye’ye 24 km. uzaklıkta Üzümlü Belediye’sinin 3 km. uzağında bulunan 400 metre yükseklikteki bir tepede kurulu antik şehirdir.

Antik çağda Kaunos – Araxa yolu üzerinde bulunuyordu. Kadyanda üzerinde bulunan bir çok antik kalıntı vardır. Bunların en başında kentin bir bölümünü çevreleyen sur duvarları, kaya mezarları ve Likyalılara ait bir çok kaya mezarları ve kitabeler… Likya dönemi haricinde Roma Dönemine de ait kalıntılara da rastlanmaktadır. En önemli olanı ise Helenistik Dönem tiyatrosudur. Hamam, koşu pistleri, Agora, hangi Tanrıya ait olduğu bilinmeyen kaya mezarları ve tapınaklar…

Kadyanda antik dönemde tam bir kent özelliğini ortaya koymuş yerleşimdir. Buradaki tepeden Fethiye, özellikle Fethiye denizi, körfezi ve limanı rahatlıkla görülebilmektedir. Kadyanda’nın çevresinin tamamı ağaçlarla kaplıdır. Bu ağaçların hemen hemen hepsinin Çam ağacı olması dikkat çekmektedir. Günümüzde bu ağaçların azlığı fark ediliyor. Ve Üzümlü Belediyesinden birkaç kilometre sonrası Kadyanda çevresi toprak ve engebelidir.

Kadyanda Likçe terimlerinde ‘Kadawanti’ olarak geçmektedir. Büyük olasılıkla da bu kente yaşayan halk anlamındadır. Kadyanda antik bir şehir olması hariç bir çok özelliğe sahipti. Ancak hiçbir zaman kendini ön plana çıkaramamıştır. Ta ki buradan ilk kez söz eden Sir Charles Fellows’a kadar. Fellows kitabesinde ve yazılarında Kadyanda’dan söz etmiş ve buranın tanınmasını sağlamıştır.

Akropolün güney yamacında bulunan Romalılardan kalma yarım daire şeklindeki Antik tiyatro deprem sonucu harabeye dönmüş ve yıkılmıştır. Bu yıkıntıdan kalan bir çok taşları da köylüler bahçelerinde kullanmışlardır.

Kadyanda günümüz turizminde ve yayınlarda Likya tipi mezarları ile tanınmıştır. Fethiye çevresine bakan tarafında oldukça dik kayalara ve tepeye oturtulmuş birçok tarihi eser bulunmaktadır. Mezarlar ev tipi ve çoğunun üzerinde kabartmalar bulunmaktadır. Bu mezarların bir tanesinin yan tarafında atlı bir komutan yere dizleri üzerine çökmüş olan bir savaşçıya saldırmaktadır. Büyük bir olasılıkla bu anıt Kadyandalı bir prensin mezarıdır. Bu mezarın da bazı parçaları kazı sonucunda British Museum’a götürülmüştür.